Avrupa Futbol Şampiyonası’nda Hollanda ile oynanan karşılaşmada A Milli Takımımız’ı yalnız bırakmayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ay-yıldızlıların futbolunu ve mücadelesini beğendi, Merih Demiral’a verilen cezanın ise organizasyona gölge düşürdüğünü söyledi.
Almanya yolculuğu dönüşünde uçakta basın mensuplarıyla bir araya gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gerek Türkiye Futbol Federasyonu Başkanlığını, gerek teknik kadroyu, şampiyonanın organizasyonunda emeği geçen herkesi tebrik ediyorum” diyerek söze başladı ve şöyle devam etti:
“Biliyorsunuz bu maç, UEFA’nın Merih Demiral hakkında alelacele aldığı haksız kararın da gölgesinde oynandı. UEFA’nın Merih’e verdiği 2 maç men cezası, açık söylemek gerekirse şampiyonaya ciddi manada gölge düşürdü. Bunun izahı mümkün değil, tamamen siyasi bir karar. Bu karar vicdanları karartmıştır, ama Millilerimizin moral ve motivasyonunu hamdolsun etkilememiştir. Tüm bu olumsuzluklara rağmen A Milli Futbol Takımımız Hollanda gibi bir futbol ekolüne adeta kök söktürdü.”
Heyecan verici, kıran kırana geçen bir müsabaka izlendiğine vurgu yapan Recep Tayyip Erdoğan, “İlk golü çok erken attık, uzun süre maçın kontrolünü elimizde tuttuk. Maçın özellikle son on dakikasında birkaç önemli gol fırsatından da istifade edemedik. Hatta ben bir hakem değilim ama adeta futbol topunu kucaklayıcı bir tavır içerisinde olan Hollandalı futbolcu karşısında, hakem pozisyonun yakınında olmasına rağmen, biz penaltı beklerken o penaltıyı da vermedi. Millilerimizin bütün gayretlerine rağmen yarı finale yükselen ilk dört takım arasına maalesef giremedik. Ne diyelim, kısmet buraya kadarmış. Son saniyeye kadar ellerinden gelenin en iyisini yapan, bizlere büyük bir heyecan ve gurur yaşatan Millilerimizi gönülden tebrik ediyorum. En az galip gelmiş kadar stattan başımız dik ayrıldık.”
Tribünlerde yer alan taraftar için de ayrı bir paragraf açan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Gerek gurbetçilerimiz gerek ülkemizden bu maçı izlemek için gelen vatandaşlarımız, her şeyiyle buraya gönüllerini koydular ve bu üstün mücadelede onlar da katkılarını verdiler. Göğsümüzü kabartan, gözlerimizi yaşatan bir kardeşlik iklimine şahit olduk. Millilerimizi destekleyen taraftarımız, taşkınlığa prim vermeden Türkiye’nin ne kadar vakur bir ülke olduğunu, Türk milletinin de ne denli şerefli bir millet olduğunu tüm dünyaya bir kez daha gösterdiler. Rabbim hepsinden razı olsun” yorumunu yaptı.
MERİH’E DEĞİL TÜRKİYE’YE…
UEFA’nın milli futbolcuya verdiği iki maçlık cezasına değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Verilen bu ceza, Merih’in şahsına değildir. Aslında Türkiye’nin millet olarak yapısına dönük verilmiş olan bir cezadır” dedi.
Merih Demiral’a verilen iki maç men cezasını yorumlayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bunun futbolcuya değil Türkiye’ye yönelik olduğunu ifade etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Batı’nın bugüne kadar zihniyet itibarıyla bize yaklaşımı hiçbir zaman değişmemiştir. Merih Demiral’a verdikleri ceza, adeta ilk andan itibaren kararı verilmiş olan bir ceza. Ben Kazakistan’dan dönüşte uçak söyleşimizde de ifade etmiştim; eğer olay bozkurt işaretini cezalandırmaksa Almanlarda kartal var, kartalı cezalandırıyor musunuz? Yok. Fransızlarda horoz var, ‘Niye horozlanıyorsun’ diyerek kalkıp da Fransızları cezalandırıyor musunuz? Yok. Fakat Türkiye’de o golün ve arka arkaya atılan gollerin heyecanı içerisinde bizim efsanelerimizde yer alan bozkurt işaretini yapan Merih’e verilen bu ceza, Merih’in şahsına değildir. Aslında Türkiye’nin millet olarak yapısına dönük verilmiş olan bir cezadır” dedi.
Recep Tayyip Erdoğan şöyle devam etti:
“Bunun en güzel karşılığı da aslında bu maçtan bizim galip olarak çıkmamız olacaktı. Ben zaten inanıyorum ki bütün futbolcu arkadaşlarımız, kardeşlerimiz de bu aşkla, bu heyecanla sahaya çıktılar. Onlara sahada güzel bir ders vereceklerdi. Ama bu son 3-5 dakika içerisinde yakalanan pozisyonlar gole döndürülmüş olsaydı, oradan ağlayarak dönen onlar olacaktı. Maalesef olmadı. Artık 2026’da Dünya Kupası, 2028’de Avrupa Şampiyonası var. Şimdi bizim bunlara en güzel şekilde hazırlanarak, Montella’nın da dediği gibi inşallah bunların rövanşını orada alma şansımız var. Böyle de bir ekip inşallah hazırlandı.”
“HEPSİ İŞİNİN HAKKINI VERDİ”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Size göre öne çıkan, turnuvada en beğendiğiniz oyuncularımız kimlerdi?” sorusuna, “Futbolcularımızın hiçbirini birbirinden ayırt edemem” diyerek cevap verdi.
Tüm futbolcuların kabiliyetlerini ortaya koyduğunu anlatan Erdoğan, “Kalecimizden tut, sağ bek de sol bek de, orta saha da… Yani şimdi mesela bakıyorsun bir Ferdi Kadıoğlu’na, çok hırslı. Biz futbol oynadığımız zaman da hocamız bize derdi ki, ‘Oğlum topu yiyeceksiniz.’ Top yenir mi? ‘Yiyeceksiniz.’ Yani bu ne demek? Hırsını ortaya tam manasıyla koyacaksın. Şimdi mesela Ferdi’de bu var. O boyuyla çok hırslı. Topu aldığı zaman, söktüğü zaman geriden forvete katılması çok çok sağlam. Şimdi onunla ilgili bazı rakamlar konuşuluyor. Fenerbahçe Teknik Direktörü Jose Morinho, ‘gidemez’ dedi. Ferdi’nin de istikbaliyle oynamamak lazım” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle devam etti:
“Maşallah Barış Alper de gayet iyi. Arda’yı zaten konuştuk. Ondan sonra geride Abdülkerim stoper olarak oynadığı zaman iyiydi. Libero olarak oynadığı zaman yine iyiydi. Özetle, bizim Milli Takımımız’da ‘şu daha iyidir, bu değildir’ diyeceğim hiçbir futbolcumuz yok. Hepsi de sahada işin hakkını verdi. Hepsinin de gözlerinden öpüyorum. İşte bu deneyimleri 2032’ye yansıtacağız.”
“İSTİKRAR” VURGUSU
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2008’de yakalanan kadroda devamlılık sağlanamadığı, sürekliliğin yakalanması için ne yapılması gerektiği şeklindeki sorulan soruya verdiği cevapta istikrar vurgusu yaptı.
Erdoğan, “Önemli olan iki husus var. Bir, tepeden tırnağa federasyonun yapısı; iki, teknik kadroların kalıcılığı… Dikkat edin, Batı’ya veya dünyadaki işleyişe… Çorap söküğü gibi bir taraftan ör bir taraftan sökülsün, böyle bir şey yok. Yani oturtacaksan bir yapıyı, kalıcılığı çok önemli. Şimdi bu kalıcılığı yakalayabilmek için de şu anda güzel bir tırmanış, genç bir ekip var. Dolayısıyla bu genç ekiple beraber, bir diğer taraftan da yönetim kadrolarını kalıcı kılmak suretiyle atılacak adımlardan ben netice alınabileceğine inanıyorum. Yoksa durmadan değiştir, tekrar getir. Bugüne kadar öyle olmadı mı? Hep değişti. Teknik kadrolar öyle değişti. Federasyon da aynı şeyleri yaşadı. Öyle olmaz. Yani Batı’da veya dünyada başarıyı yakalayanlar hep o kalıcı kadrolarla yakaladılar. Onunla neticeye ulaştılar” dedi.
“MONTELLA KENDİNİ İSPATLAMIŞ”
A Milli Takımı’nın başında bulunan Vincenzo Montella için bir yorum getiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İtalyan teknik adamın zaten kendini ispat ettiğini söyledi.
Hatasız insan olmayacağı gibi hatasız teknik direktör de bulunmayacağına vurgu yapan Erdoğan, “Şimdi hemen saldırmaya başlamışlar. Neymiş? Değişiklikleri zamanında yapmamış. Yok artık, bırak da yani onu da o yapsın. Ben işin bu yanında değilim. O kendini zaten ispatlamış bir isim. Galip geldiği zaman takım Montella iyi, mağlubiyet olduğu zaman kötü. Bunlar şık şeyler değil. Hele hele bir Cumhurbaşkanı olarak bana hiç yakışmaz. Biz sadece, ‘elinden geleni yaptı’ dedik. Şimdi bundan sonra ne konuşuluyor? Türkiye ilk beşte deniliyorsa demek ki bir yere varmış” yorumunda bulundu.
Milli Takımımız’ın kalecisi Mert Günok’un 35 yaşında olmasına rağmen çok iyi oynadığına dikkat çeken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Yani bu yaşı yakalamış olan Mert’in o refleksi ortaya koyması muhteşem bir şey. Yani adeta yaylandı ve topu oradan çıkardı. Bir önceki maçta maalesef hakemlerin vurdumduymazlığı ortaya çıktı. Kalktılar, sayılmaması gereken golü saydılar. Bir kalecinin biliyorsunuz altıpas, onsekiz içerisinde hatalı hareketi olmaz” diye konuştu.
“ÇOK YABANCIYI DOĞRU BULMUYORUM”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, bu sezon takımların 11 yabancıyla sahaya çıkabileceği hatırlatılırken, yabancı kontenjanı soruldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle cevap verdi:
“Bence yerli futbolcularımızın önünü açmak lazım. Çok fazla yabancının olmasını milli futbolumuz için doğru bulmuyorum. Yoksa futbolcu nasıl yetişecek? Yoksa kulüplerimizin altyapılarından, Başakşehir Akademi gibi, Mesut Özil’in kuracağı akademi gibi yerlerden yetişecek olan 10 yaşın üstü çocuklarımız için bu kapı açık olmaz. Buna fırsat vermemek lazım.”
“HERKES ARDA KADAR KABİLİYETLİ DEĞİL”
Arda Güler’i değerlendiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, genç futbolcunun yeteneklerinden söz etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Arda tabii şu anda 19 yaşında ama 10 yaşın altında top oynamaya başladı. Allah gerçekten kendisine çok farklı kabiliyetler de verdi. Biraz sabretmek ve Arda’ya fırsat vermek gerekiyor. Mesela bugün 90 dakika oynadı. Top dağıtımları filan iyiydi. Hele hele duran toplarda, geriye attığı kornerlerde Arda müthişti. Kendisine telefonda, ‘Al da at diyorsun ve top adrese gidiyor’ dedim. Yine aynısı oldu. Herkes bu kadar kabiliyetli değil. Şu anda eksiği hava topları… Uzun toplarda Arda ayrı bir kabiliyet. Şımarmadan, kararlı ve istikrarlı bir şekilde yola devam ederse Arda’dan Türkiye çok istifade eder. Real Madrid de” diye konuştu.
